Gülden Çoktan – Bu yılın en çok sorun yaratan solunum yolları problemi, geçmeyen öksürükler. Göğüs hastalıkları uzmanı Dr. Ali Vefa Öztürk, birkaç yıldır uzun süreli öksürüklerin, çoğunlukla orta ileri Kovid-19 vakaları sonrasında gerçekleştiğini belirtti.
Öztürk, bu yıl hafif geçen Kovid-19 vakaları, RSV virüsü, normal grip, domuz gribi ve diğer virüslerden kaynaklanan üst solunum yolu enfeksiyonlarının uzun süren öksürüklerle devam ettiğine dikkat çekti. Bu yıl çok fazla zatürre vakası olduğunu belirten Dr. Öztürk şunları söyledi: Bronş duyarlılığı “Uzun süren öksürük terimi, 3 haftayı geçenler için kullanılır.
Bu seneki öksürükler de en az bir ay sürmekte ve tedavi edilmezse devam etmekte. En sık görülen öksürük sebebi, bronş aşırı duyarlılığı. Bronş aşırı duyarlılığı, bronşların ve akciğerin, toz, efor, konuşma, kokular, polenler, çamaşır suyu gibi kimyasallara ve hava kirliliğine verdiği aşırı tepkilerle ayırt edilmiş bir hastalıktır. Uzun süren öksürüklerin ikinci ana nedeni ise akut sinüzitler. Geçmeyen öksürüğün en büyük nedenlerinden bir diğeri, zatürre. Zatürrede inatçı ve uzun süren ateş olabilir. Göğüs ağrısı, nefes darlığı, ciddi halsizlik, eklem ağrıları, hırıltı ve solunum gibi bulgular eşlik eder. Özellikle ileri yaş ve ek hastalığı olanlar için hastanede tedavi gerektirir. Ama bu sene bazı zatürreler ateşsiz ve kuru öksürükle ortaya çıkıyor.”
Gebelikte bulantı nedeni hormon
Hamilelerin yüzde 80’inin mide bulantısı ve kusma problemi yaşadığı biliniyor. Yeni çalışma, anne karnındaki bebek tarafından üretilen ve GDF15 adı verilen hormonun, hamilelikte bulantı ve kusmayı tetiklediğini ortaya koydu. Çalışmayı yapan İngiliz ve ABD’li uzmanlar,“Kadınların, hamilelik sırasında alışık olduklarından daha yüksek düzeyde GDF15 hormonuna maruz kaldıklarında hastalandıklarını belirledik. Bu keşif, kadınların hamilelikten önce alacağı ve GDF15’i dengede tutarak sabah bulantılarıyla kusmayı azaltacak bir ilaç geliştirilmesinin önünü açıyor” dedi.
Hastalık hastaları daha erken ölüyor
İsveç’teki araştırma, hastalık hastası (hipokondriyazis) olanların daha erken ölme riski bulunduğunu belirledi. Sebep, hastalık hastalığının sağlık endişelerinin ötesine geçen sorunlar yaratması.
Bu bozukluğa sahip olanlar, muayenelere, testlere rağmen korku içinde kendilerini yiyip bitiriyor. Bazıları defalarca doktor değiştiriyor, tıbbi bakımı yetersiz bulup uzaklaşıyor. Uzmanlar, hastalık hastalarının kronik stresten zarar gördüğünü ve intihara meyilli olduklarını belirterek psikiyatrik tedavilerinin şart olduğunu söyledi.
Hamileliği engelleyen ‘genetik değişim’
Çinli araştırmacılar, bazı kadınların hamile kalmalarını engelleyen bir genetik değişim tespit ettiklerini açıkladı.
Araştırmada, “Eif4enif1” adı verilen spesifik bir gendeki değişikliklerin, yumurtalıklarda hamile kalmayı imkansız hale getiren bir problemin etkeni olduğu belirlendi. Uzmanlar, “Bu genetik değişim, hücrelerde sorun yaratarak yumurtalıkların düzenli yumurta salmazsını önlüyor” dedi.